hiQ Lab, LinkedIn'in platformunda bulunan kullanıcılardan veri toplamakla suçlandığından, LinkedIn son 6 yıldır hiQ Lab ile karşı karşıyaydı. Geçtiğimiz günlerde, Kuzey Kaliforniya bölge mahkemesi LinkedIn lehine karar verdi. Kararı veren Yargıç Edward Chen, hiQ'nun LinkedIn'e bağımlı olduğunu, zira laboratuvarın şirketin verilerini bir veri kazıma yazılımı aracıyla kamuya açık kullanıcı profillerinden çekerek kullandığını belirtti. Suçlanan şirket son altı yıldır LinkedIn'in teknik savunma sisteminden kaçınmaya çalışmaktadır. HiQ, siteye erişim davranışını başlatarak kendisini tespit edilmekten kurtarmak için profesyonel bir ağ üzerinde tersine mühendislik yapmaya bile çalıştı.
Sadece bu da değil, suçlanan şirket bu tür eylemler için yüklenici olarak çalışan Türkerlerden de yardım aldı. Türkerler'den kalite güvence testleri yapmaları istenmiştir.
HiQ tarafından yürütülen operasyon dört yıl önce yavaşlatılmış olsa da, sunucu bir yıl daha çalışmaya devam etti ve kullanıcı verilerini almaya devam etti. Yargıç ayrıca, HiQ'nun sahte hesaplar oluşturarak LinkedIn'i kullandığı ve onların yardımıyla verileri çaldığı için suçlanan şirketin LinkedIn'in anlaşmasını ihlal etmekten suçlu bulunduğunu da sözlerine ekledi.
2022 yılının başında LinkedIn mahkemede başka bir şirketle karşı karşıya geldi. Singapurlu Mantheos şirketi de HiQ Labs ile aynı şeyle suçlandı ve LinkedIn bu davayı da kazandı.
Dava sorumlusu Sarah Wight'a göre mahkemenin kararı şirket ve kullanıcıları için önemli bir yer tutuyor. Bu tür verilerin kullanımının kurallara aykırı olduğu kabul edildi ve buna dayanarak HiQ'nun verileri çalmak ve amaçları doğrultusunda kullanmak için hileli yöntemler kullandığına karar verildi. Böyle bir kararla, şirketin gelecekte verilerinin çalınmasını önlediği için platformun bu hizmeti kullananlara güvenlik sağlaması kolaylaşıyor. LinkedIn, platformun bu tür şirketler tarafından kullanılmasını engelleyebilecek önlemlere yatırım yapıyor.