Hayaletlere inanır mısınız? Fakat o tür hayaletlere değil, savaşta en önde savaşan hayaletlere? Takımın en dişli savaşçılarına? İşte tüm bu soruların cevabı Call Of Duty Ghost’ta…
Evet, tabi ki de Call Of Duty’den bahsediyoruz. Serinin en son oyunu ‘Ghosts’ gerçekten de büyük iddialarla geldi. Siz ne bekliyordunuz onu bilemeyiz ama gene aksiyonlu bir Single player oynayacağınızın garantisini verebiliriz. Bu yazı da Single player bölümüne değineceğiz oyunun.
Call Of Duty Ghosts’u bu sefer yine Infinity Ward geliştirdi, dağıtımcısı ise her zamanki gibi Activision oldu. Ghost’ta bir çok oyun gibi PS3, PS4, Xbox 360, Xbox One, PC ve Wii U platformlarına çıktı. En büyük rakibi Battlefield serisiyle olan rekabeti hala devam ediyor. Peki oyun nasıl bir oyun? Lafı çok da fazla uzatmadan sizi incelemeye alalım efenim…
Hikaye
Öncelikle oyunda ‘Logan Walker’ adlı karakteri oynuyoruz. Sürekli etrafımızda olan karakterler ise Logan’ın babası Elias Walker ve astronot olan Baker oluyor. Hikayede ise Amerika’nın yok olduğu bir dönemde oynuyoruz. Oyunun başında anlayamadığımız bir güç (bazıları güney Amerika ülkeleri diyor buna) tarafından Amerika yok edilmeye çalışılıyor. Büyük ölçüde sürekli yıkımlar yaşayan Amerika’da biz de Ghost adında özel bir timde Amerika’yı kurtarmaya çalışıyoruz. Hikayemiz kısaca böyle. Tahmin edeceğiniz üzere oyun boyunca içinde olduğumuz Ghost timinin başından geçen olaylara şahit oluyoruz. Ayrıca Infinity Ward ‘Riley’ adlı bir yol arkadaşımızı da yanımıza veriyor. Bu oldukça akıllı bir köpek ve oyun boyunca bize yardım ediyor, onu yönlendirip emir verebiliyoruz yani. Eğitimli köpek seni. Fakat ondan önce şunu söyleyebiliriz ki hikaye gene tahmin edeceğiniz üzere çok çizgisel fakat yine tahmin edeceğiniz üzere aksiyonlarla dolu bir hikaye, bir senaryo.
Gerçekten, kim bu Riley?
Riley işte, oyundaki köpeğimiz, can yoldaşımız. Oyun çıkmadan önce o kadar reklamı yapıldı, o kadar abartıldı ki bu köpek, oyundan daha ünlü ve daha konuşulur oldu. Oyuna farklı bir tat getirmek için eklenmiş bu köpek ve adı da çok güzel bence, Riley. Eğitimli bir köpek tabi ki de bu ve takım arkadaşlarımızdan, hatta ve hatta sizden bile daha etkili oluyor bazen. Oyunda Riley’nin vurulma gibi bir şeyi söz konusu olmadığından direk rahatça düşmanların üstüne atılabiliyorsunuz. Ayrıca Riley adlı köpeğimizi makine yardımıyla da kontrol edebiliyoruz. Makineyle kontrol ettiğimiz bölümler tamamen gizlilik içerisinde gelişiyor ve bu sefer kamera açımız Riley’nin hemen üstündeki kamera oluyor. Bu makine sayesinde köpeği istediğimiz şekilde hareket ettirebiliyoruz, yani sizin anlayacağınız dilde köpeği biz oynuyoruz. Bu şekilde ise saldırı anında hızlıca koşup düşmanın üstüne atlayıp onu ısırabiliyoruz, ya da tam tersi gizlice ısırabiliyoruz. Köpekle yaptıklarınız kısaca böyle. Bu köpekten bahsetmemin nedeni ise oyun çıkmadan önce çokça reklamı yapılması, halbuki 1 saat falan oynuyoruz bu köpeği. Onun dışında ya etkisiz eleman oluyor ya da bölümlerde hiç olmuyor. Bu nedenle önceden reklamı yapılması çok saçma olmuş.
Call Of Duty Ghost’un senaryosu 6 saat falan sürüyor, ve bu sürede kendisinden bekleneni verdiğini söyleyebilirim. Konu Call Of Duty olunca haliyle bir sürü aksiyon, bolca koşmalı zıplamalı sahneler, duygudan duyguya geçirten değişik sahneleri akla gelir. Call Of Duty Ghost’ta da bu durum bozulmuyor ve aynen böyle. Dediğimiz gibi senaryo çok çizgisel (serinin nerdeyse tüm oyunlarında olduğu gibi) fakat bu çizgisellik sizi sıkmıyor. Çünkü geliştirici ekip bir çakallık yapmış ve diğer oyunlardan daha da fazla aksiyon sahnesi koymuş oyuna. Bu nedenle nerdeyse hiç, hatta ne nerdeyseyi ya hiç sıkılmıyorsunuz oyunda. Özellikle sinematik sahneler çok iyi. Ayrıca Ghost timinde olduğunuz için eski oyunlardaki gibi düşmana sıka sıka gidemiyorsunuz, taktik ve strateji yapmanız lazım, haliyle de oyunun içine gizlilik giriyor.
Sormaya korkuyorum ama yapay zeka ne alemde?
Emin olun bu konuda çok iyi şeyler söylemek isterdim ama olmadı, olmuyor. Neden tüm Call Of Duty oyunlarında yapay zeka saçma ve salakça davranır ya? Ghots’ta da bu durum böyle ve şimdiden uyarayım sinirleriniz çok bozulabilir. Neden mi? Çünkü yapay zeka çok kötü, saçma ve salakça. Bazen durdukları yerden ateş ediyorlar hiç kıpırdamıyorlar bile. Bazen çok iyi nişan alıp size headshot bile koyuyorlar, bazen de düşmanın dibine dibine girdiğiniz halde vuramıyor sizi. Bakın bunu bir deneyin oyunu oynarken, bir düşmanın yanına gidin ve öylece bekleyin. Hiçbir şey yapmayacaktır size, öylece bakacaktır. E tabi siz de gülmekten kendinizi alamayacaksınız böyle bir durumda. Bu kadar hızlı oynanan bir oyunda, senaryosu hızlı ve akıcı olan bir oyunda yapay zeka fazla aramam diyorsanız, haklısınız fakat gene de gözünüzden kaçmıyor böyle şeyler. O yüzden, yapay zeka çok kötü der bu konuyu burada bitiririm.
Onun dışında oyun boyunca göreceğiniz bir sürü güzel sahne var, atmosferleri de harika. Yani şunu söyleyebiliriz ki diğer tüm Call Of Duty oyunlarındakinden daha iyi aksiyon, daha iyi sahneler ve daha iyi bir atmosfer var. Oyunda oynadığımız Ghost timine kısaca değinecek olursak da Ghost timi adının hakkını veriyor ve ‘mekana dal, herkesi indirip çık’ mantığıyla öldürüyor düşmanlarını. Biz de oyunun başında 2 çaylağı oynuyoruz Ghost timinde, Logan ve Hesh. Böylece oyun boyunca Ghost timi nedir ne değildir öğreniyorsunuz. Oyunun beğendiğim bir kısmı ise Flashback olayı. Oyun sizi eskiye gönderiyor ve bu timin geçmişini anlatıyor. Bunlar da çok ustalıkla yapılmış ve cidden çok beğeniyorsunuz.
Peki ya grafik?
Geliştirici ekip tüm Call Of Duty oyunlarında kullandığı motoru kullanıyor gene ve sırf bu oyun için bu motoru geliştirdik diyorlar, diyorlardı. Gördüğümüz kadarıyla çok fazla geliştirilmemiş fakat grafikler eski oyunlara göre iyi, çok iyi. Özellikle ışıklandırmalar karakterlerin yüz ifadeleriyle birleşince ortaya harika görüntüler çıkıyor. Bazı yerlerin (öyle her yerin değil yani) modellemeleri ve kaplamaları özenle yapılmış ve açıkçası çok hoşuma gitti, bunun tam tersini de bazı bölümlerde yaşıyorsunuz, tuhaf. Sürekli değişen iklimler ve coğrafya ile de atmosfer motorun etkisiyle coşuyor ve adeta sizi savaşın içine çekiyor. Oyunun sesleri ise ‘David Buckley’ tarafından yapılmış, oyun bittikten sonra çıkan jenerikten görebilirsiniz efendim. Evet, bu arkadaşı Metal Gear Solid’ten tanıyabilirsiniz. Sountrack’ler genel olarak iyi, sesler de fena değil. Diğer tüm Call Of Duty oyunlarında nasıllarsa aynı, yer yer iyi, yer yer kötüler. Seslerin belki de en ama en iyi yanı seslendirmeler. Seslendirmeler ünlü kişiler tarafından yapılmış ve sizi acayip atmosfere ve moda sokuyor bu sesler. Karakterle de eşleşen bu seslendirmeler karakterin o an ne hissettiğini anlıyorsunuz. Bazı silah sesleri bunun için geçerli olmasa da seslendirmeler çok iyi. Fakat tüm sesleri bir çatı altında değerlendirirsek tabi ki de iyiler. Bu konuda Infinity Ward çok çalışmış, belli.
Oyunun kötü yanlarına çok değinmeyeceğim. Çünkü her sene aynı aynı oyunu ısıtıp ısıtıp sadece 1-2 şey katarak önümüze koyuyor Infinity Ward ve Activision tabi ki de. Mesela Single player bölümü biraz daha uzatılabilirdi, 6 saat pek yeterli değil. Hikaye daha da geliştirilebilirdi fakat Infinity Ward yolundan şaşmıyor ve her sene olduğu gibi yine bir aynı Call Of Duty oyunu sunuyor bize. Yani demem o ki: zaten oyunu oynadığınızda bunu anlayacaksınız.
Son sözümden önce şunu söylemek istiyorum ki Battlefield 4 gene Multiplayer alanında Call Of Duty’yi tahtından indirdi. Multiplayer alanında tabi ki de Battlefield 4, fakat Single player açısından Call Of Duty Ghosts. Bu neden sürekli böyle onu bilemem ama belki de bu sorunun tek cevabı DICE’dır. Adamlarda anlayamadığımız bir Multiplayer yeteneği var bu Ghost’un baya, hem de baya önüne geçmiş. Fakat Single player yönünden tahmin edeceğiniz gibi Call Of Duty Ghosts hala ilk sırada.
Sonuç olarak efendim eğer FPS seviyorsanız kesinlikle oynamanız gereken bir oyun. Call Of Duty hayranıysanız zaten bitirmişsinizdir de, artık gelenek oldu her sene bir Call Of Duty oyunu bitirilir. Biz de bu geleneğe uyarak Ghost’u bitirdik ve size de öneriyoruz, ve ayrıca şunu söylüyoruz: hayalet olmak hiç bu kadar güzel olmamıştı…