Oyun dünyasında pek çok oyun var ve bazıları da haliyle filme uyarlanıyor. Bazen bir oyun, bizlere bir filmden çok daha fazla dokunabilir. Ancak bir oyun, filme dönüştürüldüğünde çoğu zaman aynı etkiyi vermez. Peki oyunlardan uyarlanmış en iyi filmler hangileri? Oyunları birçoğumuz severiz. Bazen bir aile dramına şahit oluruz, bazense savaştaki askerlerin kardeşliğine.
Hatta bazı oyunlar, oyunculara Oscar ödüllü filmlerden daha çok dokunur. Bazen de bu şaheser oyunlar filmlere dönüştürülür. işte burada işler biraz karmaşıklaşıyor. Oyun filmleri, çoğu oyuncunun gözünde birer hayal kırıklığı oluyor. Zira film yapımcıları, oyunlardan uyarladıkları filmin ne kadar oyunla bağlantılı olduğuna değil ne kadar gişe yapacağına bakarlar. Bu yüzden de çoğu oyun filmi oyunculara hitap etmiyor, gişede istenilen geliri sağlayamıyor.
İlk Sıradaki Oyun Postal:
Postal oyununu, 2000'li yılların başlarını PC'de geçirmiş olan oyuncuların çoğu bilir. Kendisi bir kediyi silah olarak kullanmanızdan tutun diğer insanların üzerine işeyebileceğiniz garip bir oyundu. Uwe Boll tarafından kaleme alınıp yönetilen bu filmde de Paradise şehrinde yaşayan işten çıkarılmış bir eziğin, amcasıyla bir olup yerel bir eğlence parkından zenginlerin ödüllerine göz koymasını konu alıyor. Bu amca yeğenin planına bir de teröristler karışınca işler daha da garip bir hâl alıyor.
Tekken Oyunu ve Filmi
Tekken filmi, bir oyunun estetiklerini gerçek zamanlı bir filme uyarlamanın her zaman işe yaramadığını en iyi gösteren filmlerden biri. Filmdeki dövüş sahnelerinin çoğu (sonuncu dışında) gerçekçi hissettirmiyor. Hatta 90'lı yılların atari salonlarında oynadığınız Tekken oyunlarında bile daha ilgi çekici dövüşler izlemek mümkün diyebiliriz. Bu film, çoğu oyuncunun gözünde Tekken adının karalandığı kötü bir yapım olarak yer alıyor.
Doom oyun ve filmi
Her ne kadar Dwayne Johnson gibi bir Hollywood yıldızı filmde başrol alsa da ve film bir aksiyon filmi olarak başarılı olsa da, DOOM oyunuyla pek bir alakası yok. Filmin konusunu özetleyecek olursak, uzayda geçen Resident Evil diyebiliriz. Filmde DOOM Guy olarak bilinen oyunun ana karakterinin de yer almaması oyuncular için bir eksi niteliğinde.
Max Payne Oyunu ve Filmi
DOOM filmi gibi bu da iyi denilebilecek bir aksiyon filmi, tabii oyunla da ismi dışında neredeyse hiçbir alakası yok. Oyunu oynayanlar bilir; klasikleşen Bullet Time, çizgi roman tarzı anlatım, seslendirmeler ve ağrı kesici gibi unsurlar Max Payne'i kendine has yapan özelliklerdir. Ancak filmde bunların neredeyse hiçbirini görmüyoruz. Hikâye Max'in ailesinin ve ortağının öldürülmesi ile başlıyor ve ardından olaylar gelişiyor. Filmdeki doğa üstü unsurlar da her ne kadar oyunda bulunmasa da acıların çocuğu olan polisimiz Max Payne'in çektiği acıları temsil ediyor.
Hitman: Agent 47 Filmi ve Oyunu
Oyunlarından aşina olduğumuz soğukkanlı katil Ajan 47, filmde bize daha çok bir aksiyon kahramanı olarak lanse edilmiş. Kendisi oyunlarda gerekmedikçe konuşmaz ve eylemde bulunmaz, ancak filmdeki Ajan 47 daha çok havalı sözler söyleyen bir aksiyon adamı olarak karşımıza çıkıyor. Hikâyeye bakacak olursanız da pek o gizlilik, hedeflerini kurnazca öldürme veya kılık değiştirme unsurlarını görmediğimiz bir kovalamaca hikâyesi izliyoruz.
liste bu şekilde uzayıp giderken karşımıza çıkan seçeneklerde bizler için gayet geniş ve yoğun bir süreç yaratıyor. Hepimiz için daha dengeli ve daha hareketli bir dilde büyüyen bu özellikler için tek bir tıklama yeterli olacaktır. Zaman kaybetmeyin ve sizler de kendinize göre hızlı bir çalışma ve seçenek üretmeye başlayın.